| Bu sayfadasın : Fen ve Teknoloji - Performans | | Bugün :15 | | Klik :22 | | Online : |




GORAVAWEP

Fen ve Teknoloji - Performans



KAN GRUPLARI


Kanın yaşamın önemli bir öğesi ol­duğu eski çağlardan beri bilinmekteydi; bu “yaşamsal” maddeyi hayvandan in­sana ya da doğrudan insandan insana aktarma düşüncesi vardı. Bu düşünce gerçeğe dönüştüğünde kanın verildiği kişinin öldüğü görülüyordu. İnsan vü­cudu başka bir insanın kanını her za­man kabullenmez; kan uygun değilse alyuvarlar, kanda birbirinden ayrı, par­çacıklar halinde kalmak yerine birbirine yapışıp kümeleşir. Kümeleşme sonu­cunda vücutta düzeltilmesi çok zor olan hasarlar ortaya çıkar. Kümeleşen alyu­varların oluşturduğu kütleler yaşamsal organların küçük damarlarını tıkayarak bu organın işlevlerini yitirmesine yol açar. Buna ek olarak, kümeleştikten sonra parçalanan alyuvarlardan açığa çıkan hemoglobin, böbrekler yoluyla vücuttan atılırken asit yapısındaki idrar­da çözünemeyeceğinden, böbreğin ortaya çıkar.
Kan gruplarını inceleme­den önce bazı kavramlarla tanışılması gerekir. Ancak bundan sonra kan grupları ve kan nakliyle ilgili bilgiler kolaylıkla izlenebilir. Bunlar “antijen” “antikor” “genotip” “fenotip” ve”aglütinasyon” kavramlarıdır
.


 


Özellikleri:



Dunyada kan gruplarinin dagilimi:
O Rh pozitif, her 100 kisiden 40'i
O Rh negahtif, her 100 kisiden 7'si
A Rh pozitif, her 100 kisiden 34'u
A Rh negatif, her 100 kisiden 6'si
B Rh pozitif, her 100 kisiden 8'i
B Rh negatif, her 100 kisiden 1'i
AB Rh pozitif, her 100 kisiden 3'u
AB Rh negatif, her 100 kisiden 1'i





Kan gruplarının insan kişiliği ile yakından ilgisi olduğu anlaşıldı. Japon uzmanlar farklı kan gruplarının erkekler ve kadınlar üzerindeki etkilerini konu alan bi araştırmasının sonuçlarını açıklarken, "Insan vücudunun kimyası ile kişilik arasında önemli bağlar var. Kan grupları bunlardan biri." dedi

A Grubu Kadını
Para harcamasını çok sever. Seksi iç çamaşırlarına düşkündür. Çocukları çok sever ve çocuk sahibi olduktan sonra eşini ihmal eder. Değişikliği seven biridir.

A Grubu Erkeği
Düzenli yaşamayı sever. Iyi bir dost ve konuşmacıdır. Birlikte olacağı kadını seçerken çok titiz davranır.

B Grubu Kadını
Istek doludur. Sekse hiç hayır demez. Para konusunda eli ya çok açıktır ya da cimridir

B Grubu Erkeği
Özgürlüğünün sınırlanmasından nefret eder. Kadınlara saygısı sonsuzdur. Hep neşe dolu bir aileye sahip olmak ister. Yemek konusunda son derece titizdir.

AB Grubu Kadını
Erkeklerin yüreğini hoplatan elbiseler giymeye bayılır. Para konusunda tutumludur. Yemek pişirmekte, mükellef bir sofra hazırlamakta üzerine yoktur.

AB Grubu Erkeği
Aile içinde mutlaka sözünün dinlenmesini, isteklerinin yapılmasını ister. Hoşgörülü ve kararlıdır. En iyi aşıklar bu gruptan çıkar. Eşine ev işlerinde yardım etmekten çekinmez.

0 Grubu Kadını
Mutfak masraflarından kısarak kendine hoş elbiseler alır. Çocukları biraz ele avuca geldiğinde hemen çalışma hayatına dönmek, toplumdaki yerini almak ister. Yemek yapmakla fazla uğraşmak istemez. Pratik yemekleri tercih eder.

0 Grubu Erkeği
Aşık olduğu zaman birlikte olduğu kadını çok kıskanır. Kalabalığı sevmez. Son derece hareketli, çalışkan ve hırslıdır. Sevgilisine veya eşine sık sık hediye almayı sever

-----------------------------------------------------


KAN NAKLİ HAKKINDA BİLGİLER

Kan nakli, kan bağışları yoluyla elde edilen kanın çeşitli nedenlerle kan kaybetmiş ya da kanının ana elemanlarından (akyuvar, trombosit ya da pıhtılaşma faktörleri gibi) biri eksik olan kişilere damar yoluyla verilmesidir.
Kan bankaları kan bağışı yapan kişilerden kanın uygun şartlarda alınmasından, bu kanların çeşitli işlemlere tabi tutulmasından ve ihtiyacı olan kişilere verilmesinden sorumlu kuruluşlardır.
Bir kişinin kan bağışında bulunabilmesi için ön koşul o kişinin sağlıklı olmasıdır. Gerekli muayeneler yapıldıktan sonra kan bağışlayan kişiden yaklaşık olarak 500 mililitre kan alınır. Kansızlığı olmayan, kalp ve dolaşım sistemi uygun çalışan bir kişiden alınan bu miktar, kan bağışlayan kişide hiç bir problem yaratmaz. Yaklaşık dört haftada bu verilen kan üretilerek tekrar yerine konmuş olur. Kan bağışlanması belli kanunlara tabidir ve 18 yaş altında ve 65 yaş üstünde olan kişiler kan bağışında bulunamazlar. Kanında Hepatit B ya da AIDS gibi bir enfeksiyon hastalığı olduğu bilinen ya da kalp ve dolaşım sistemine ait hastalığı, ya da kan hastalığı olanlar da kan bağışında bulunamazlar.
Bağış yoluyla alınan kanlar hangi işlemlerden geçer?
Alınan kanlar Hepatit B, sifiliz, HIV (AIDS etkeni) ve diğer enfeksiyon etkenlerinin varlığı açısından incelenir. Daha sonra kanlar özel torbalarda ve belli ısılarda saklanmak üzere ya olduğu gibi tam kan şeklinde ya da çeşitli bölümlere ayrılarak kan bankasında muhafaza edilir.
Her torbanın üzerinde kanın grubu, alınma tarihi ve son kullanma tarihi mutlaka belirtilmiştir.
Taze kan ve banka kanı arasındaki farklar
Alınan kan ilk 5-7 gün içinde taze kan olarak kabul edilir. Kan alındıktan sonra ilk birkaç satte akyuvarlar, iki gün sonra trombositler tümüyle yokolur. Pıhtılaşma faktörleri de genellikle iki gün sonra önemli oranda azalmış olur.
Kan eskidikçe hücre parçalanması sonucu ortaya çıkan potasyum kanın potasyum seviyesini artırır. Bu durumda banka kanı içinde temel olarak yanlızca alyuvarları bulunduran bir kandır. Mümkünse her durumda taze kan verilmelidir. Ancak ciddi kan kayıplarında son kullanma tarihi geçmediği sürece banka kanı da gerekli miktarlarda verilebilir.
Bağışlanan kandan elde edilebilen ürünler
Bağış yoluyla elde edilen bir kan direkt olarak torbalandığında o kandan yanlızca bir kişi faydalanabilir. Halbuki gelişmiş yöntemler kullanılarak kanın elemanları ayrıştırıldığında bir ünite kandan daha fazla sayıda kişinin faydalanması sağlanır. Kanaması olan birine tam kan yerine yanlızca eritrosit suspansiyonu verildiğinde tam kandan geriye kalan diğer maddeler (lökositler, akyuvarlar, plazma) diğer ihtiyacı olanlarda kullanılabilir.
Tam kan:
Vericiden alınan bir ünite tam kan hiç bir ayırma işlemine tabi tutulmadan sitrat maddesi katılarak pıhtılaşması önlenir. Yaklaşık 400-450 mililitredir. Hematokrit değeri %35-40 civarındadır. Buzdolabında (+) 4 derecede 21 gün dayanır. Verildiğinde hastanın hematokrit değerini %3 artırır.
Buzdolabından çıkarılan kan ısındıktan sonra kullanılmazsa atılır, tekrar buzdolabına konmaz.
Eritrosit (alyuvar)suspansiyonu:
Plazması azaltılmış yoğun bir kandır. Eritrositleri yoğunlaştırılmış olduğundan hematokrit %65-70 civarındadır. Özellikle dolaşım yüklenme riski olan hastalar başta olmak üzere mümkün olan her durumda eritrosit süspansiyonu kullanılır. Verilen hastanın hematokrit değerini %3 artırır. Buzdolabında (+)4 derecede 3-5 hafta dayanır. Ek olarak yıkanma işlemine tabi tutulursa 12 saat içinde kullanılmalıdır.
Lökosit (akyuvar) suspansiyonu:
Bağışlanan kandan lökositler ayrılarak elde edilir. Nötropeni (kanda akyuvar düşüklüğü) sonucu gelişen enfeksiyonların önlenmesinde ya da tedavisinde kullanılır. 12 saat içinde kullanılmalıdır.
Trombosit suspansiyonu:
Bağışlanan kandan yanlızca trombositlerin ayrılmasıyla elde edilir. Çeşitli nedenlerle trombosit sayısı düşmüş olan hastalarda kanamanın önlenmesi ya da tedavisi için kullanılır. Bir ünitesi trombosit sayısını 5-10 bin artırır. Bir ünite tam kandan (yani bir vericiden) özel yöntemlerle 8-10 ünite trombosit suspansiyonu elde edilebilmektedir. Ağır trombositopenilerde (trombosit sayısı düşüklüğü) etkili olabilmesi için arka arkaya altı üniteye kadar vermek gerekir. Elde edilen suspansiyonlar oda ısısında saklanır ve üç gün içinde kullanılır. Buzdolabında saklanırsa trombositler kısa zamanda parçalanır.

-----------------------------------------------------






2010'DA 52349 ziyaretçi (102429 klik) kişi burdaydı!


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol